DTSO ve TMMOB öncülüğünde, Diyarbakır'ın 13 ilçesinde tespit edilen taşınmaz kültür varlıkları tanıtıldı
DTSO, Gastro İnovasyon Merkezi’nde düzenlediği bir lansman etkinliğiyle kamuoyuna tanıttı. Kentin 13 ilçesinde yapılan bir buçuk yıllık araştırma neticesinde 536 taşınmaz tarihi varlığın tespiti ve bilgi güncellemesi yapıldı.
DTSO Başkanı Mehmet Kaya, “Bu çalışmadaki öncelikli amacımız tarihi kültürel varlıklarımızın korunması oldu. Hem somut hem de somut olmayan kültürel varlıklarımızın korunması, sürdürülmesi temel önceliğimiz. Bu kadar zengin tarihi, kültürel çeşitliliği olan bir kentin değerlerini koruduğumuzda ve turizme doğru araçlar ve yöntemler ile kazandırdığımızda ekonomik kalkınmayı da sağlayacağımızın bilincindeyiz. Son yıllarda da bu amaçla farklı kültürel alanlarda projeler geliştirdik, uyguladık” dedi."
13 ilçede 536 taşınmaz
DTSO Başkanı Mehmet Kaya, Amida Konserleri dizisi tarihi kültürel varlıklarımız ve geçmişten bugüne kadar gelen müzik kültürümüzü bir arada sunduğumuz bir çalışmamız oldu. Gastronomi alanında yöresel ürünlerimize, lezzetlerimize, Mezopotamya’nın mutfak kültürüne odaklandık ve bir dizi çalışmalar yaptık. Kırsal ilçelerimizi içeren Boğazkere üzümü, peynir rotaları oluşturduk ve ilk kez kırsaldaki üretimi, kültürel çeşitliliği turizm rotalarına dahil etmek için girişimlerde bulunduk. Yine sinema alanında kültürel değerlerimizden beslenen yereldeki sanatçılarımızın çalışmalarını destekledik. Kent kültürümüze dair eserler hazırlayan yazarlarımıza destek vermeye çalıştık. Bu çalışma kapsamında da saha çalışması yaptığımız 13 ilçemizde 536 taşınmaz tarihi varlığı inceledik. Bu taşınmazlar bizler için sadece bir dönemin tarihini aktaracağımız varlıklar değil, üzerindeki motifler, kitabeler, mimarileri ve günümüze kadar farklı kullanım şekilleri ile bize oldukça zengin hikayeler anlatıyor’’ dedi.
Dünya halklarına karşı sorumluyuz
TMMOB İl Kooridnasyon Kurulu Sekreteri Alican Çetinkaya ise, sadece bu kente il tüm dünya halklarına ait olan Sur’a sahip çıkmaya ve ayrılmaz bir parçası olan Hevsel Bahçeleri'ni korumak için mücadele verdiklerini belirterek, ‘’ Bu çalışma ile kadim kentimizin sahip olduğu ve gün yüzüne çıkarılması gereken,tanıtılması gereken çok değerli tarihi ve kültürel değerlerinin olduğunu gördük. Bu eserlerde tıpkı Sur gibi sadece bize ait olmayıp, tüm dünya halklarına ait eserlerdir. Ve bu değerleri koruyup sonraki nesillere aktarmak için tüm dünya halklarına karşı sorumlu olduğumuzu da unutmamalıyız” dedi.