Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO), Diyarbakır Madenciler ve Mermerciler Derneği (DİMAD) ve Dicle Üniversitesi işbirliğiyle “Diyarbakır Doğal Taş Sektörünün Mevcut Durumu ve Geleceği Çalıştayı” düzenlendi.
Çalıştay açılış konuşmasını yapan DİMAD Başkanı Fahrettin Çağdaş, Diyarbakır’da madenciliğin tarihinden bahsederek, Çayönü, Bırkleyn Mağaraları ile başlayan madenciliğin camiler, kiliseler, hanlar, hamamlar ile günümüze kadar ulaştığını belirterek, kentte doğal taş ve madenciliğin kadim bir meslek olduğunu ifade etti.
Çağdaş, geçmişten bugüne kentte 50’ye yakın renk ve desende doğal taş işlediklerini, Çüngüş siyah inci taşının dünyada ilk 10 arasında yer aldığını belirtti. Çağdaş, “Doğaltaş ve madencilik sektörü olarak 2010 yılında kent ihracatının %50 sini yapıyorduk. Ancak son yıllarda blok ve ebatlı doğal taş ihracatımızda düşüş var. Bunun başlıca nedenleri; sektördeki Pazar
kaybı, yeni ocak ve işletme ruhsatlarında bölgedeki işletmeler olarak karşılaştığımız güvenlik duvarları, orman ve mera mülkiyet hukukunu çözmek için karşılaştığımız bürokratik işlemler ve ruhsat harçlarının sürekli enflasyonu aşan bir düzeyde artırılması ifade edilebilir. Sektördeki sorunları çözmek için yeni pazarlar için çalışma yapmamız, ocak ve işletmelerdeki
uygulama hatalarını önlemek için teknik müdahaleler geliştirmemiz, yeni doğal taş havzaları bulmamız gerekiyor. Bunun için DTSO işbirliğinde derneğimiz, üniversitemiz, MTA Bölge Müdürlüğü ve işletmelerimiz ortaklığında raporlar hazırlamamız, lobi faaliyetlerimizi geliştirmemiz gerekiyor” şeklinde ifade etti. Çağdaş, madencilik ile ilgili olumsuz algıların da olduğunu
belirterek, çevreyi ve insanı önceleyen bir anlayışla faaliyetlerini yürüttüklerini sözlerine ekledi.
“Madencilik Ruhsatı Alamadığı İçin İşletmeler Merkezlerini Batı İllerine Taşıyacak”
DTSO Başkanı Mehmet Kaya, sözlerine Raif Türk ile 205 – 2008 yıllarında yaptıkları çalışmalara değinerek başladı. Doğal taş sektörünün şu an yaşadığı sorunlara rağmen kentin sanayisinin gelişmesine oldukça önemli katkılar sunduğunu ifade ederek, 2007 yılında Raif Türk ile birlikte DTSO bünyesinde sektördeki işletmeleri madencilik meslek grubunda toplayarak
ayrı bir meslek grubu kurduklarını ifade etti.
Kaya, “Madencilik sektörü kentte organize sanayi bölgesinde ilk yatırımların geliştiği sektör. 2005 yıllarında kentin sanayisini temsil eden, en fazla istihdam yaratan sektör konumundaydı. Bugün Diyarbakır, Silvan OSB’nin kuruluşu ile birlikte 5 organize sanayi bölgesine sahip. Artık yeni yatırımlar için uygun yatırım alanları sunuyor ve farklı sektörlerde yatırım alıyor.
Kentte sanayinin bugün geldiği noktada madencilik sektörünün yarattığı ivmenin katkısı büyük. Sektördeki girişimciler kentte farklı sektörlerde de yatırımlara yöneldiler ve kent ekonomisine katkı sundular.”
Kaya, sektörde yaşanan sorunlara da değinerek, “İş insanlarımızın karşılaştığı ruhsat sorunlarının çözümü için son 4 yıldır pek çok girişimde bulunduk. Ama maalesef bölgedeki arama ve işletme ruhsatlarındaki güvenlik duvarını aşamadık. Bu özel politikanın aşılamaması kent ekonomisini de etkiliyor. Finansa erişim sorunu yaşayan işletmelerimizin merkezlerini batı
illerine taşıdıklarını ve bu şekilde finansa erişim sağladıklarını daha önce defalarca dile getirmişti. Bugün aynı durum madencilik sektörü içinde geçerli. İş insanlarımız batı illerine taşınarak yaptıkları ruhsat başvurularından olumlu yanıt alabiliyorlar. Bu durum nedeni ile batı illerine taşınmaların yaşanabileceğini görüyoruz” dedi.
Toplantıya katılım sağlayan DTSO Meclis Üyesi ve Raif Türk’in eşi Yıldız Türk yapılan çalışma ve çalışmanın Raif Türk’e adanmasına teşekkür ederek duygularını paylaştı.
Çalıştay, Dicle Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Maden Bölümünden Prof. Dr. Mustafa Ayhan, MTA Güneydoğu Anadolu Bölge Müdürü Mehmet Fatih Bakır ve Jeoloji Mühendisi Tuna Öner’in sunumları ile devam etti.